10 Haziran 2009 Çarşamba

doğum günümüz kutlu olsun...



Doğum günümün ilk saatleri... Sabaha kadar oturma şu bilgisayarın başında, bir mola ver,sen ağlasan da, sızlansan da, üzülme gidecek o yaşlar, yıllarr bırakkkk!!! diyerek oyalamaya başlıyorum kendimi...Unutmalıyım, unutmalıyım, ben daha otuzlarımda olmalıyımmmm diye sayıklıyorum...biraz kitap okuduktan sonra biraz repertuar baktımm… Hadi bi cesaret kızım diyerek Tv yi açmaya karar verdim...ama bu sefer yemekteyiz programı falan çıkarsa karşıma gözümü kapatıp atlayacağım heemn o kanalı...dizimax te "Criminal Minds" başlamış bile hay aksii iki bölüm üst üste...neyse uyur kalırım hiç olmazsa,diyerek başladım izlemeye ik bölümün sonunda vücudumdaki tüyler,beyazlamış sakal bıyıklarım dahil diken diken olmuştu.hatta daha mı beyazzzzlaştı bu gece bilemedim...bir çiftlik hikayesi 89 seri cinayet..ayy ben nerden izledimmm nerdennnn...az sonra bayılırım bennn... gelde uyu şimdii...evin bütün kapılarını pencerelerini,alarmlarını gözden geçirme gereği duydum tabii...hay kızım ben senin aklına ne diyimm...gözlerim faltaşı oldu..ya bu adamların neden hiç bir dizisi uyku getirmezz can sıkmaz…. nasıl senaryolardır bunlar..offf..

Bırak Allaaasen diyerek, bizim kanallara doğru yolculuk yapıyorum... gündüz kuşağı bir tekrar programı çağla ve alişanın ... program konuğu sayın Tuna Huş... çocukluk dönemimin en güzel ses ve diksiyonuna sahip güzel insanı...bir beyefendi...

Bilmeyenler için söylemek gerekirse, bir süre önce geçirdiği bir rahatsızlık sonu artık konuşamıyor sayın Tuna Huş...Türkiye nin, ilk spikerlerinden olup,yıllarını güzel,doğru ve akıcı konuşmaya adamış biri için bundan daha zor ne olabilir?

Yakışıklılığından ve zarafetinden, en ufak bir şey kaybetmemiş…eşi sesi olmuş anlatıyor. Vefa nın eski bir sokak ismi olduğundan bahsediyor zaman, zaman…Zaman, zaman ise gerçek dostlardan,yani kötü gün de..dediklerimizden...içimde bir sıkışma hissi...bugün benim doğum günüm..mutlu olmam gerek...korkumun üstüne birde keder eklenmekte...

Program akıp giderken, içeriye sürpriz konuklar davet ediliyor...Sayın Tuna Huş’ un öğrencileri gelenler... Bu karşılaşma anı kilitlendiğim an oluyor..öğrencilerden birinin sesindeki titreme kalbime değiyor...ne kadar da seviyor hocasını...sonra bir diğeri sonra bir diğeri daha konuşmalarını ve minnetlerini sürdürüyor...dayanamıyor tuna bey...ağlıyor..hem de ne ağlamak..o bir ağlıyor...ben beş...ama bu gece doğum günümm...giden yaşlarıma yanmıyorum artık Tuna beyin gözlerinden akan yaşlar benimkilerle nehre karışacak az sonra…

Çok kızıyorum…onu bu kadar yormalarına önce...ama kısa sürüyor bu anlamdaki kızgınlığım..düşünüyorum. Peki ya bu programlar da olmasa ne olurdu…teşekkür ediyorum içimden emeği geçen herkese… sonra

O oluyorum sanki..hayatını,emellerini,geçmişini ,gelecek düşlerini görüyorum...elimde bir paket mendil duramıyorum...içim buruş buruş kağıt gibiyim...bu değerli insanları,o program bu program davet edip bir şeyler yapmaya çalışanlara kızıyorum..he şeye kızıyorum..kendime kızıyorum..bu kofluğa..bu boşluğa..bu duyarsızlığa...yine çok kızıyorum...

en azından bu gece sadece bu konuya kızıyorum...kızıyorum elimin kolumun bağlı olduğu anlara…elimden bir şey gelememesine, her geçen gün eksildiğimize ve sevgi,saygının samimiyetsizliğine ve en kötüsü satır aralarına sıkıştırılan bir kaç söz olarak kopyalanıp yapıştırılmasına...

bu sahipsizliğe ve "BEN" odaklı yaşamlara...
"Hani nerde bu devlet" sloganı altında, hiç bir emek sarfetmeden hayata tek bir satır eklemeden,her şeyi devletten bekleyen tembellere...elbet kendime de…

kızıyorum...

Maneviyat duygusu eksik olanların hayatı teğet geçiyor olmalarına…

İyi adam olmak iyi ahlaklı olmak da yetmiyor yetmez de... Vicdan sahibi de olmak gerek... bir o kadar da duyarlı... sadece kendi ve minicik çemberindeki iyilikleri değil önemli olan… kendine katabildikleriyle ve her gün biraz daha fazla genişlettiği çemberinin çapıyla da

“Birini ağlarken gördüğüm de yada derdini dinlediğimde elimde olmaz o olurum sanki bende onun kadar ağlar acı çeker yas tutarım gerekirse”... dediğim de bana kahkahalarla gülerek deli olduğumu düşünen arkadaşlarıma eş dosta…

kızıyorum hepimize... oysa güzel geçirmem gerekiyor bu saatleri yeni doğdum ben...

birileri için minicik bir şey yapın... Ne kaybedersiniz? varsın adınız duyulmasın yaptığınız iyilikler karşısın da... İyiliğin gizli yapılanı makbul değimlidir? Egonuz,nefsiniz bir kez olsun sizden baskın olmayıversin ne olur ki…iki saniyenizi alacak kadar kısa bir süresi olan,çevireceğiniz bir tek telefon numarasıyla,bir başkasının hayatında nasıl bir umuda yolculuk başlatabileceğinizi asla unutmayın ne olur…

hayatınıza sahip çıkarken… Başkalarına da sahip çıkmayı unutmayın... Memleket gibidir sahip olma duygusu…

Öldükten sonra,ezberi bile yapılmamış bir kağıtta okunmasın gidenlerin ardından kalan sözler…hala ayaktayken ve hayattayken ve hala geç olmamışken biri için güzel bir şeyler yapın…

Evet bugün benim doğum günüm…kendimi kutluyorum..çünkü…

"Bugün, hayatımın başladığı gün...Bugün...bir dünya vatandaşı oluyorum...Bugün, bir yetişkin oluyorum...Bugün, ailem ve kendim dışında birileri için önemli biri olmaya başlıyorum...Aldığım notlar haricinde|kazandığım bir önem...Bugün dünya için önemli biri oluyorum...gelecek için...hayatın sunabileceği her olasılık için...Bugünden başlayarak"...”
“grey’s anatomy”

“Hayatıma kattığınız anlam ve gülümseyiş için her birinize tek tek teşekkür ediyorum…iyi ki varsınız”…bugün pastamı üflerken,her birimiz için kutlayacağım doğum günümü..hadi bakalım..doğum günümüz kutlu olsun...

30 yorum:

  1. Sevgili Meral,
    TV de anıtkabiri ya da Atatürkü her gördüğümde,
    Hababam sınıfında,
    Askercikleri görünce,
    Eski bir arkadaşımla yıllar sonra karşılaşınca (özellikle ,subay arkadaşlarım onlara veda edememiştim hiç),
    Filiz Akın, Hülya Koçyiğit filmlerinde,
    mütemadiyen ağlarım.
    Sevgi ve vicdan; biz bilinçli amatör balıkçılar, güzel bir trofe (büyük balık, iyi balık) yakaladığımız zaman , elimize alır severiz, sırt yüzgeçlerinde parmaklarımızı gezdirir, dudaklarından öperiz. Küçük balık yakalar isek zarar vermeden iğneden çıkarır , usulca geri salar "sen git, baban gelsin" deriz. Nezaket, sevgi ve vicdan bizlerden hiç eksik olmasın.
    O programı izlemedim , iyi ki de rastlamamışım, duygu durumu benim gibi olanlara etkisi çok yıpratıcı oluyor.
    Zeki Mürenin vefatını hatırladım, yazdıklarını okuyunca, perişan olmuştum.
    not:En küçük dilimi ben alayım, yaş henüz 18, kendime bakmam lazım dimi

    YanıtlaSil
  2. "Maneviyat duygusu eksik olanların hayatı teğet geçiyor" olmalarina inat, dolu dolu ve ureterek ve Deniz'i buyuterek ve duyumsayarak ve yasayarak ve sukran duyarak...devam! Mutlu yillar :)

    YanıtlaSil
  3. sevgili Eliza aynen öyle!...inadına...dolu dolu...duyumsayarak...yaşayarak...hayatta var olduğun için ve sahip olduğun herşeye şükran duyarak hamd ederek..severek..sevilerek...aşk olarak..aşık olarak..yada olunarak...hoşgörüyle,tevazuyla,barışla,tebessümle ,gülüşlerle,öpüşlerle...geçtiğin yollardaki,ağacı,çiçeği ,böceği,kediyi,geceyi gündüze gündüzü geceye kavuşturan güneşe aya selam ederek...başını gökyüzüne kaldırıp aldığın her nefesi geri verebilmeyi sana nasip ettiği için Tanrıya...sonsuz teşekkürler...

    çok teşekkür ederim güzel yorumun için...beni çok duygulandırdın...:)

    YanıtlaSil
  4. uykusuz...:)

    senide bana getirdiği içinnn ayrıca Tanrıma hamd ediyorum tabii:)) 18 haa?? öyle olsun :)) bugün benim doğum günümise senden bir şarkı isterim akşam blogunda izlicem madem çok seviyosun beni hadi bakalım:))

    YanıtlaSil
  5. Bu güzel yazının çıktığı yüreğinden öpüyorum seni..İnanılmaz güzel yazmışsın, çok duygulandım..
    Her kelimene tüm kalbimle katılıyorum.

    Doğum günün kutlu olsun canım.Sağlık,mutluluk ve başarılarla dolup taşmış nice yıllar diliyorum sana :)
    Sevgiyle öpüyorum...

    YanıtlaSil
  6. Uykusuz..Ben de geleceğim konserini izlemeye..
    Ona göre iyi hazırlan olur mu? :)))
    Meralciğimi mutlu edelim..
    Gelirken pasta yapayım ben de :)))))

    YanıtlaSil
  7. iyi ki varsın...ya olmasaydın melekkk:S

    YanıtlaSil
  8. zeugma...çatal karam:)

    bana gelen yorumlarda şuna rastlarım arada..."hayat sizin için hep toz pembe gözlüklerden mi ibarettir" "gülümse gülümse nereye kadar" "bu kadar gülecek ne buluyosunuz hayatta sahiii??" "siz hiç ciddi olamazmısınız kuzumm?" gibi gibi gibi..bir sürü mesaj... bak buna bile gülüyorum işte elimde değil:))

    evet elbette hayat çok zor,herşey çok karışık,kötülük diz boyu,fakirlik hat safhada.. evet afrikada her gün 5000 500 çocuk ölüyor...evet bu gidiş gidiş değil...

    şimdi bişeye karar vermek lazım hayatta yani hayattaki yerini belirlemek gibi ..misyon gibi..
    ben kendimce güldürmeyi seçenlerden oldum..çünkü en kolayıdır üzmek..güldürmek ise çaba ister kolay değildir bir yüzde tebessüm olabilmek..hemde hiç kolay değildir...

    oturup gün boyu bu tür yazılarda yazabilir insan elbette,bitmiş evliliğinin ardından döktüğü gözyaşlarını anlatmak en kolayıdır..sonrasında nasıl ayakta kalmaya çalıştığı,gelecek kaygısını ,çocuğuna batığında ona nasıl bir gelecek emanet etmeyi istediğini ve korkularını,yaşadığı onca şeyden sonra,geçirdiği travmaları...gözünün önünde ölüp giden ambulanstaki kadını...ay sonunu getirmek için çocuklarından eşinden gizli ikinci ve hatta üçüncü bir işte çalışan selami abiyi...kolaydır aslında kaleme dökmek...hayatın her köşesi sıkıntılı çünkü...
    ben sadece o minicik kalan köşe kırıntısında bunların dışında farklı bir pencere açmak istedim önce kendime sonra sizlere.....hepsi bu:)

    canım benim teşekkür ederim duyarlılığın ve inceliğin için:)sevgiyle bende seni öpüyorum..

    YanıtlaSil
  9. fermanlı delimmm:)) Allah korusunnnnnn napardınnnn sen o zamannnn:))))

    YanıtlaSil
  10. uykusuz ben anlamam kuru kuru sevmek le olmaz der annemmm bende onun avizelerini çamaşırlarını bulaşıklarını yıkarrr yerleri süpürürr gibi yaparımmmm:))) sever beniii:))) şarkı söylenee:)

    YanıtlaSil
  11. ama gördün durumumu, zaten dün akşam 3 saat uyudum, burdan çıkabilirsem ki ne zaman allah bilir, daha eve gidicem, yemek, çamaşır , bulaşık, ütüüü.
    Napalım mukadderat bu gece de uykusuz kalıcaz demektir,kurbaaa gibi sölerim artık.Sevioz dedik işte ikiniz de şımarmayın alla alla.

    YanıtlaSil
  12. çğu zman yazılarını okuyup yorum yapmadan kaçan biri olarak bu yazına kayıtsız kalamadım :) iyi ki doğdun :)

    YanıtlaSil
  13. aaa bugün asıl ben seni ziyaret ettimmm gece gelicektimmm ziyarete:))

    YanıtlaSil
  14. al bakalım, bugün doomgünün olduğu için yarın anlatıcam nasıl kaydedildi ooooooo

    http://uykusuz-ben.blogspot.com/2009/06/meral-mutlu-yllar.html

    YanıtlaSil
  15. 10 mum gördüm pastanın üstünde, yazılarına göz gezdirdim, "gülümseyen" 10 yaşının saflığında, ve temizliğinde herhalde dedim.Hiç büyüme sen olur mu?
    Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  16. yazı yazen muhteşemm deee :)) yorumlar da çok sürükleyici olmuş :) sen güldürmeyi seçelerdensin evt biliyorum zoru seçtin çünkü kolay işlerin kadını değilsin :)))

    YanıtlaSil
  17. sufi:ne güzel bir temenni bu ne güzel sözler:) istesemde büyüyemiyorum galiba:)) çok çok naziksin teşekkür ederim değerli sözlerin için...:)

    YanıtlaSil
  18. dbp: yorumların her birinde bi malzeme çıkıyor forum gibi oldu burası ama çok keyifli:)) kolay işlerin kadını diiiğiiilim öylemii vaawwww bi kendime geldimmm eywallah canım benim.:))

    YanıtlaSil
  19. Doğum gününüzü kutlarım geç kaldım ama :((
    Nice sağlıklı ve mutlu yıllar diliyorum.

    YanıtlaSil
  20. Zor islerin kadini Meral :) dogumgunu sonrasi aksamdan kalmalik bitmistir bak kac gun oldu, burada yeni yazilar, etraf bloglarda tatli yorumlar bekleniyooo!

    YanıtlaSil
  21. yeni bişiler yazcakmısın illa itelemek mi gerekiyor Meral Hanım?
    Peygamber sabrı gösterdim gene yok yookkkk,

    YanıtlaSil
  22. Güzel blogunuza, maydanoz blog topluluğu arasında tanıtımı için bir sayfa ayırdım, selamlar.

    YanıtlaSil
  23. meralcimmm nerelerdesınn bekliyoruzzz yazılarınıı..alıştırdınn biziii yazılarınaa..bekliyoruzzz en kısaa zamandaa..

    YanıtlaSil
  24. özledikkk özledikkkk!:)meralcim bi ses versen artık :)1 aydır yoksun hadiii gelll artıkkk:( bi gittin tam gittin..dönüşün muhteşem olacak heralde:)

    YanıtlaSil
  25. oooo bi insanı gülümsetebilmenin ne kadar önemli olduğunu anlatan insan
    ooo en zor zamanlarda gülümseten insan
    ooo enerji yüklü insan(enerjisi hiç bitmesin inşallah)
    oooo mükemmel duru ses..
    ooo iyi bir dinleyici..
    oooo tam bir laz:))
    oooo bir iki üç gülen ve gülümseten insan...
    deyip en yakın zamanda aramızda görmek istiyoruz artık:)
    meralcimm çok ara verdin merak ediyoruz..nerelerdesin..

    YanıtlaSil
  26. ben yeni okuyucunuzum.doğum gününüz kutlu olsun.nice sağlıklı,mutlu,başarılı,hayat dolu yıllar dilerim.her şey gönlünüzce olsun:)

    YanıtlaSil
  27. dan din sevimli dev çık ortıya

    YanıtlaSil