3 Haziran 2009 Çarşamba

KIRMIZI NOKTA...


Geçen gece peş peşe üç ayrı kanalda üç film izledim.Tuhaf bir şekilde her filmde de baş roldeki kadınlar erkeklerine aynı müjdeyi veriyorlardı!””Sevgiiilim! hamileyim” ve tuhaflık bu ya üç ayrı adamın üçünün de tepkisi aynıydı nedense. “canım benim!beni dünyanın en mutlu insanı yaptın,seni seviyorum!”Bence de bir tesadüftü elbette, ama tabi ki biran yine kendime döndüm ve o muhteşem gece,bir kara kedi gibi geçti gözlerimin önünden...

Arkadaşlarımızla geçirdiğimiz hoş sohbet gecelerin birinde çok derin bir mevzunun ortasındaydık sanıyorum..durup dururken kulaklarımın içinde bir “pisttt” sesi çınlamaya başladı “piist pisst hadi yap” diyordu “hadiiiii”..anlatılanlara konsantre oluyormuş gibi davranıyor ama sürekli içimdeki sesle mücadele ediyordum. En sonunda “piist” beni ele geçirmişti ve ben “çok af edersiniz bir saniye”deyip banyonun yolunu tutmuştum. Bir yandan da kendime“mümkün değil canım rahat ol” diye güç veriyordum.çünkü işlerinin yoğunluğu dolayısıyla, ortada fol yoktu, eh, adam zaten yoktu(!).Zira büyük depremden sonra herkes gibi bizim de düzenimiz değişmişti.Aldığım doğum kontrol testinin açıklama bölümünü koşar adımlarla okudum Sanıyorum kırmızı noktalardan falan bahsediyordu.İşlemi bitirip sonucunu beklemeye başladım.Galiba ömrümün en uzun saniyelerini orada bıraktım.Şöyle bir kafamı uzatıp bakayım derken,o da ne?Üzerime üzerime gelen kırmızı bir şeyleri fark ediyor ve gittikçe büyüyüp netleştiğine şahit oluyordum...25 dk sonra...Evet halaa oradaydı.ve bende hala çamaşır makinesinin üstünde!Kırmızı nokta olduğu yerde duruyor içerden beni çağırıyorlardı. “ne yapsam, silsem mi??” diye düşündüm.Ertesi gün benim için çok önemli bir gündü.Altı aydır bir müzik direktörü ile görüşmeyi bekliyordum.

İçimde klasikleşmiş olan bağarışmalar başlamıştı yine!. “Kaset yapıcam ben! Yapıcam o kadar!.Ben bu İstanbul’a niye geldim ki?Yoo hiç bir kuvvet engel olamaz buna...Yoksa olur mu?İyi de ben şimdi Noyan’a ne diyeceğim..Beni öldürür..Annecim kırmızı nokta hala geçmiyor yaa...” diye saçmalarken buluyorum bir an kendimi. Yavaşça banyodan süzülüp,önce arkadaşım gamzeyi bir köşeye çekip,sessizce kırmızı noktayı haber verdim. Mutluluğunu ağzına tıkadım,çığlığını da tabii... “Noooyan!” diye başlamıştı ki panikle “Sus ayol dövdürecek misin beni gece, gece” diye kükredim “aaaa sen iyice üşüttün valla bu kırmızı nokta da Onunda payı var tabi ki söylicem” dedi ve gitti.Allah’ım bana yardım et...İçerden bazı bağrışmalar geliyordu.”Gamzee!Şakanın sırası değil!Hele komik hiç değil!” diyordu Noyan.
Tabii mecburen bu duygusal anı perçinlemek adına çıktım ve Noyan’a doğru gittim.

Tuhaf bir şekilde bana bakıyor,bakıyor yine bakıyordu..O anda yüzümde beliren o anaç tavır yüzünden midir bilinmez, Noyan saçmalamaya başladı,nasıl mı?Şöyle,Önce böyle bir şeyin mümkün olmayacağını söylemekle başlıyor, ardından kapıcı ve manavla ilgili son derece “kırıcı” şüphelerinden söz ediyor, gazeteyi alıp, nöbetçi seyahat acentelerini arayıp “tek kişilik maldivlere uçak bileti soruyor.Tepkisi bununla sınırlı kaldı sanıyorsanız yanılıyorsunuz,sigortacımızı arayıp “Kamil bey kamil bey, bizim sigorta gebeliği kapsıyor muydu? hiç hesaplamamıştık böyle bir şeyi de,ohh be bir ayla yırttık demek... sağol kamil bey” deyip telefonu kapıyor,istifimi bozmadan hala güzel bir şeyler söylemesini bekliyorum. Çok heyecanlandı galiba yada arkadaşlarının yanında bir şey söylemek istemedi diye düşünerek geceyi beklemeye başlıyorum.

Beklentim üç gün sürüyor.ama bu üç gün zarfında ona, ara, ara “bu kırmızı noktayı ne kadar çok seveceğini” ve “bunun dünyadaki en güzel şey olduğunu”, “bir tek kırmızı nokta için bir sürü şeyden vazgeçebilecek insanlar tanıdığımı” ve bir zahmet “bu salak, dumura uğramış adam olmaktan çıkmasını”ama yinede istemezse,bu mini minnacık noktamızı aldırabileceğimizi hatırlatarak lütfen bir zahmet kendisine gelmesini rica ediyor ve cevabını bekliyorum.Bu anlamlı sözlerimden sonra verdiği yanıtın.. “Olur mu canım öyle şey? N’apalım? olsun!.Elle gelen düğün bayram”oluşu karşısında, kapının dibinde kaç asır kaldığımı hatırlamıyorum bile... beş gün boyunca bu sözü düşünüp duruyorum. “Elle gelen düğün bayram...”elle gelen düğün bayram”.Yahu bu işte bir yanlışlık mı var,yoksa, bana mı öyle geliyor?Yani nasıl elle gelen düğün bayram?Belki bir bildiği vardır,gerçi Noyan atasözlerini hep karıştırır ama bu kadarı da olamaz diyorum..Elle gelen elle gelen...beşinci gün atasözünün gerçek anlamını çözüyorum a aa? Hööö?? Hıııı!!! Nası yaniii????

“Noyannn!!!!delirdin mi sen ayol? o nasıl söz öyle? Bu sadece, seninle benim kırmızı noktam, ne eli yahu? Ay ateşin mi anacım ne oldun yaa... “Biz manavla sadece arkadaşız.O bana balkondan sebze meyve atmaktan başka bir şey yapmadı gariban”!diyor ve dokuz ay sürecek maceramın ilk adımlarını atmaya başlıyorum Noyan’a rağmen üstelik...

Sevgili eşim kendine uzun bir süre gelemese de ben pek takmıyorum bu durumu nasıl olsa minik bebeğim onu kendine getirir ümidi ile kendimle dertleşiyor, bir yandan da, neden benimde her kadın gibi güzel anlarım bir filmin şeridi yerine kara kedi gibi geçiyor gözlerimin önünden diye iç geçiriyorum....

11 yorum:

  1. nedennnn nedennnn nedennnn aha da cevabı konferans konusu olabilecek soruyu soruyorum ''neden böyleleri hep iyi zeki kadınları buluyorrr'' hani herkes dengi dengine olacaktı hani dengi kim bu dengi de hep ters insanları karşılaştırıyo...
    not: senin kırmızı nokta şimdierin zekimii zekii DENİZini yerim ben yerimmmmm iyiki doğmuş yaaaaaa canım benimmm

    YanıtlaSil
  2. hakkatten ha, bakma benim çocuk istemediğime, istemiyorum da Noyan da HÖH yani. Ben ayrıca Gamzeye de tilt oldum, Suna Pekuysal'ın gençlik yılları gibi hatun, ne karışıyosun ki.
    Nası olsa kimse tanımıyor bi sırrımı yazabilirim,
    Üniversite 2 deydik sanırım, kızarkadaşım hamile kaldı. O kırmızı nokta deneyimini bizzat yaşadım, (ama ben klozette oruruyodum).E tabii çocuğuz, öğrenciyiz, aldırmak istiyor hatun. Napalım "başa gelen çekilir" (Noyana simetri olsun) , flüdümü satmış aldırmıştık. Sonuçta herşeyi etkiledi tabiii

    YanıtlaSil
  3. yaa ben senin her yazına aynı yorumu yazmaktan sıkılmayacam galibaa...

    allahım sen nasıl adamlara nasıl kadınlar veriyosun yaa..

    tekrarlıyorum, adaletini s.....m be dünyaa..

    YanıtlaSil
  4. :)) sakin ol sakinnnn oll:))) bu da bir denge...işin sırrını yalnız "O" bilir...:) ne demiş ...sorma kalbim sorma..nedeni var herşeyin...suçlu sorumlu arama:))

    YanıtlaSil
  5. yukardaki yorum sanaydı dbp:))

    YanıtlaSil
  6. LA'78 dur yahu asıl hikaye daha başlamadı aslında:))) dünyanın suçu ne canım ikide bir taciz edip duruyosun aaaa:)))

    YanıtlaSil
  7. uykusuzzz..başa gelen çekilir miii Allaaahım ölücem bu bakış açısına...o flüdü ben olsaammm satmazdımmmmmm!!!!:)))

    YanıtlaSil
  8. hımm ambiguity, şimdi satmazsak napıcaz
    1-oh aman neyseki flüt :))
    2- garibanız biz alla alla

    YanıtlaSil
  9. oh aman neyseki flüt derkennn ne demek istediniz bilemedim ama ben satmazz, doğurdum herşeye rağmennn demek istemiştimmmm:))) cıx cıxxx çok ayıpp amaa:))

    YanıtlaSil
  10. ehuehueheuehueu, yani neyseki flüt merdane diil kafamız kopmıcak ( deeeerrmişiiiiim ben bile inanmadım)

    YanıtlaSil